Takip pıtırcıkları

kitap etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kitap etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

9 Mart 2014 Pazar

Erken Kaybedenler-Emrah Serbes

"Eli elimdeyken benim nerede bitip onun nerede başladığını ayırt etmem okadar zordu ki.Bir kere ayırt etmiş bulununca da o gerçeği kabul etmek daha zor gelmişti(syf:32)"
"Vaktinde biri ülkemizdeki bütün kızları çok pis korkutmuş,hiçbirinde gerçeği söyleyecek cesaret bırakmamış(Syf;111)"
Kitabın en tatlı yerlerinden:
"Bazen şöyle düşünüyorum,dünyaya gelirken melek şeklinde dizayn edilmiş görünmez bir rehber verseler.O da ihtiyacımız olduğu anlarda fısıldasa kulağımıza,Fulbright şudur kardeşim,Google'ın da esas manası budur,şuradan git sola dön,...............................Üzüldüğün zaman bile beraber ağlardın rehber meleğinle(syf;114)"
Erken Kaybedenler;erkek bir çocuğun gözünden hayata bakan,hikayeler barındıran sıcacık bir kitap.

27 Şubat 2014 Perşembe

Ceza Sömürgesi

Prag sokaklarında olsam elimde kahvem & kafka kitabım, otursam ve okusam sadece günlerce.
Temeldeki bir bozukluğu onarmaya kalkışmak vicdanlarımızı daha kötüsü,ayaklarımızı havaya uçurmak demektir 
(syf:54 ,varlık yayınları).

13 Ekim 2013 Pazar

Ankara,Mon amour\Macaron

Güzel rengarenk macaronların adresi macaronsdantoinette  artık Tepe Prıme'da da varmış.Akşam 19.00 dan sonra tanesi 1 lira 1 tane yerine 2 tane alın :).
Yemek yemek üstüne ne düşünürsünüz bilmem Ama kahvaltının mutlulukla
 bir ilgisi olmalı.[Cemal Süreya]
Alper Canıgüz kitabının üzerine böyle bir kitap özellikle seçmiş gibi oldu ama tamamen isminden dolayı aldığım bir kitap, yine küçük bir çocuğun gözünden anlatılıyor. Ankara'da geçen bir hayat,çocukluk ele alınıyor.Kesinlikle çok tatlı ve okumanız gerekenlerden.Kitaptaki betimlemeler, gerçekten çocukken hissettiklerimiz o kadar güzel anlatılmış ki.
"Ben daha bir şey anlatılacak kadar büyümemiştim,sadece ağzımdan laf alınacak yaştaydım."

25 Eylül 2013 Çarşamba

Beş yaş insanın en olgun çağıdır;sonra çürüme başlar.

     *Oğullar ve Rencide Ruhlar*
Pek çok yerde ismini duyduğum bir yazar "Alper Canıgüz"  merak ediyorum okuma listeme ekliyorum ve Ankara'ya geldiğimde evde bulup başlıyorum okumaya çok farklı ve ironik bir kitap kesinlikle, pek çok kısmında kahkaha atmanız olası.Bunun gibi;
-Benden,evde Shostakovich dinleyen benden,"kestane,gürgen,palamut"diye yırtınmam bekleniyordu.Neyse ki asosyalliğim ve ara ara içimde kopan fırtınaları dışa vuran mimiklerim sayesinde öğretmen benim bir zihinsel özürlü olduğuma hükmetti de düştü yakamdan.[syf:8]
Sistemi ve otoriteyi sorgulatan bir çok yeri de bulmanız olası.Bunun gibi;
-Meseleyi,"katil zaten delinin tekiymiş"diye çözmek rahatlatıyordu onları.Yani düzen o kadar mükemmel ki,o düzenin yasalarına karşı çıkan kişinin aklından kuşkulanmak gerekir,demeye getiriyorlardı.İşte beni hasta eden bu yaklaşımdı.[syf:83]
---"Noktalı virgüllerin,noktalara göre yaşama şansımı artırdığına inanıyordum."[syf ;173]
Sanırım bana ve bir çoğuna göre kış iki kişilik bir mevsim.Ne yazık ki bu kış seni sevmiyorum Ankara.Sinirlendiğimde aslında söylemek istediklerimin onlar olmadığının anlaşılmasını beklemekten ,yoruldum,sevdiğimde gerçekten  farklı sevdiğimi öğretmekten,insanların birazda kendilerine bakması gerektiğini anlatmaktan yo-ruldum. Birde gururlu olan ya da öyle olduğunu zanneden bir kesim var onlara da iki-üç kere aramanın, üstelemenin arkadaşlık olmadığını anlatmaktan, bir şeyleri kaybetmek istemiyorsanız uğraşın demekten yoruldum.Kendime de bencil OL! demekten yoruldum.Yorulduğum pek çok şey var sanırım ama büyüyorum artık bir şeye üzülürken daha ne olabilir derken, dememe kalmadan yenisi geliyor iyi olmak zorundayız.

2 Eylül 2013 Pazartesi

K@dının @dı Yok

Duygu Asena'nın okuduğum ikinci kitabı "Kadının Adı Yok" 1988 yılında yasaklanmış bir kitap bu, feminizm esintileri  ile bir çırpıda okuduğum gündelik bir dille yazılan bir kitap.Aslında Özgürsün kadar sevemedim ben bu kitabı.
                                                                      Kitaptan çıkardıklarım;
Kadınların üzerindeki baskıyı yine kadınlar kuruyor.Hiç kimse için hayatınızı değiştirmeyin,iyi dostlar edinin.
Merak ettiğim; aynı kitap erkek bakış açısıyla (Gürkan'ın dilinden) nasıl anlatılırdı acaba.
Bu tarz kitapları erkeklerde okumalı ! erkeklerde bu tarz kitaplar yazmalı ,bu tarz yaşamalı eşitlikçi olmalı.Bu tarz kitaplar yazılsa  hayatımın kitaplarından olan,tanıdığım tüm insanlara tavsiye ettiğim hatta okumaları için zorladığım  Kürk Mantolu Madonna gibi olmasa da keyifli bir şeyler ortaya çıkacaktır.
Kitaptan alıntılar:

  • Öyle bir doğalsın ki insan ürküyor senden,yetersiz kalıyor yanında.
  • Herkes kendi hayatını kendisi yaşıyor,kimse kimseye yardım etmiyor,senin için yapabileceğim bir şey yok.
  • Evlendiğin insanın nasıl olması gerek,biliyor musun?Evlilik bir kurallar cenderesi ..Dünyada milyonlarca insan yaşıyor ve sen birini seçiyorsun.Ötekilerden yoksun kalıyorsun.Evlendiğin kişi hiç bir konuda hiçbir şeyin yoksunluğunu duyurtmamalı insana...
  • Hiç mi merak etmiyor?Tüm erkekler mi böyle duygusuz?
  • İdealizm sözcüğünün içinde kasıtlı olarak bir ahlak kavramı vardır ve bu materyalizm düşmanlarının kurduğu bir tuzaktır.
  • Aşk için hep savaşmalı,hep özen göstermeli .İki seni seviyorum,üç harikaydı,yetmiyor.Her an üzerine titremeli.Hep vermekte aşk değil,hep almak da.
  • Kadınlar birbirine güvendiler mi öyle bir dost olabiliyorlar ki.

19 Ağustos 2013 Pazartesi

Hiç kimse tanıdığımız,bildiğimiz gibi değil! @slında özgürsün

Duygu Asena'nın 2001 yılında yayınlanan kitabı Aslında Özgürsün.7 yıl önce teyzemin  sahilde  okuduğu yıllar önce dikkatimi çeken ,kapak resminden hatırladığım bir kitap, o kadar zaman geçmiş ve Duygu Asenayı ilk kez okuyorum.Kitap; toplumumuz içerisinde kadın, aile,bekarlık kavramlarını olaylar ile çok güzel ele alıyor bence.Aslında özgürsün kadın için önemli olan ilişkileri salt erkek ve kadın üzerinden anlatmıyor kadın hayatındaki özenilecek türden bir dostluğu Berna ve Belgin'in arasındaki iletişimi anlatılıyor.

Kitaptan alıntılar:
  • -Kimin yaşamı dört dörtlük ki? Her şeyin iyi tarafı da var kötü tarafı da.
  • -Erkekler böyledir işte bir kadın yetmez onlara.
  • -Bu erkeklerin bazen inanılmaz bir asaletleri oluyor,ama dikkat et anlamaz ve aldırmaz görünüyorlarsa da o an için tepki vermemeyi başarıyorlar aslında,içlerine atıyorlar,bir süre çaktırmadan izliyorlar.
  • -Ben ne istiyorum biliyor musun,çok basit.Özen istiyorum.Bir insan erkek ya da kadın,sevgili ya da arkadaş,seninle beraber olduktan sonra yaptıklarını,bir süre geçtikten sonra yapmıyorsa buna dayanamıyorum.
  • -Benim için hiçbir şey yapmıyor,ama hiçbir şey.Yani iyi bir şeyde, kötü şeyde hiçbir şey yapmıyor benim için.
  • -Filmler mi gerçek biz mi onlara özeniyoruz.
  • -Eğer kimseye bilerek bir kötülük yapmamışsan,hiçbir şey için kendini suçlamamalısın.
  • -Erkekler hayatın her yanını parsellemişler,bize alan bırakmamışlar,bari hayatımızdaki erkekleri bize bıraksınlar......................................Bir bu eksikti kocalarımızı erkeklerden kıskanmak.
  • -Huzur dediğimiz şey de ne?Toplumun bize öğrettiği,sahip olunca mutlu olduğumuzu sandığımız şeylerle bir arada yaşamak ve onları kaybetmeyeceğimizin güvencesi.
  • -Özlemek ve bir daha göremeyeceğini bilmek öyle mutlak bir çaresizlik ki..
  • -Kadınlar gerçekten tekeşli galiba kadında yapar,kadında ister falan diyoruz ama,ben çok beğendiğim bir erkekle olunca canım başka biriyle olmak istemiyor.Ama erkekler böyle değil!!!
  • -Gençlerin bazıları çok umutsuz ,bazıları da yine bunları görüyor(toplum,çevre) ama hiç aldırmıyor.Onun içinde neşeli olabiliyorlar.Bilemiyorum ki hangisi doğru?
  • -Zaten sen güzel olmayı sürdürsen bile fark etmiyorlar ki. Bazen yanında, en seksi iç çamaşırlarımla dolaşıyorum, kafasını kaldırıp bakmıyor bile. Unut bunları Berna, unut. Evliliğin onuncu yılında, sen mutfakta domates soyarken, arkandan beline sarılıp, yere yatırıp mutfakta sevişecek erkekleri unut. Hayal alemi içinde yaşama, evli arkadaşlarının da aklını karıştırma.
  • Oysa biz ne yapıyoruz,tanımadan yargılıyoruz,karalıyoruz.Üstüne bir çarpı çekiveriyoruz..Bitiriyoruz.Peki biz kimiz?Yapamadıklarımız için mi kızıyoruz onlara?Birilerini acımasızca karalayarak kendi yüceliğimizi mi kanıtlıyoruz?Neden bu kadar kin ve nefret doluyuz?
  • Zaten hayatımızda başkaları varsa onlar için üzülüp duruyoruz.Bari kendi kendimiz için üzülmeyelim.
  • İnsan hem oyuncu hem yönetmen olabilir mi?
  • Sadece kendinle kendin için yaşamak çok kolay,ama mutluluk mu bu?
  • Kadınlar durup dururken değişmiyor,değişmesi için itiliyor,destekleniyor.
  • Karşındakini,tüm karmaşıklığıyla anlayabilen kişi ise o dost işte.
  • Aslında düzgün aile bile iş yaşamları için bir imaj.

13 Ağustos 2013 Salı

W.SHAKESPEARE-SONELER

"Gördüğüm her şey bozulur,sonsuz sürüp gidemez"
"Hiç değer taşımayan şeylerden sen de utan"
^Güzelllik nasıl eskir,sana gösterir aynan,
Saatin,"Bunca güzel dakikana kıydın," der.^
"Zamanın soytarısı değildir sevgi asla"
"Hepsi ömrünce suçlu ölünce şehit"

21 Temmuz 2013 Pazar

RUHİ MÜCERRET

  • Kaderini çizerken cetvel kullanamazsın fakat BMW kullanabilirsin.
  • Tövbekarın saygınlığını geçmiş günahlarının büyüklüğü belirler.
  • Zevk sahibi olmak,nelerin hoşumuza gittiğiyle alakalı değildir.Zevklerimizi araştırarak edinir,tarzlarımızı düşünerek oluştururuz.İnsanın sesi gibi işitme duyusu da terbiyeye muhtaçtır.
  • Esenboğa Havalimanı....Kentin çirkinliği,buralarda çok suç işlendiğini düşündürüyordu.
  • Aşk,birine seni mahvetme yetkisi vermek ve bunu kullanmayacağına güvenmektir.
  • Vicdanını korursan aklını kaçırmazsın.
  • Belirsizlik hasta eder,kesinlik yaralar(syf:225).
  • Aslında bellek zayıflığının temel sebebi toplumsal ilişkilerin düşmanca niteliği.Beyin negatif iletileri;hayatı kısıtlayan veya tehdit eden mesajları siliyor aksi takdirde herkes ruh hastası olur.Bu süreç,beynin değerli ve güzel verileri de silme eğilimi geliştirmesine sebep oluyor.(syf:264)
Popüler kitaplar listesinde ve oldukça merak ettiğim bir kitaptı.Bu tarz güncel bir kitap ilk kez okudum, farklı bir kitap. Yaz için okuma listenize eklemelisiniz .

12 Haziran 2013 Çarşamba

K@r@kter @şınması

"Karakter kendi arzularımıza ve diğer insanlarla aramızdaki ilişkilere yüklediğimiz etik değerdir".
"Karakter kendimizde değerli bulduğumuz ve başkalarının değer vermesini beklediğimiz kişisel özelliklerimizdir".
"Dünya güzel ve adaletli bir yer olsaydı saygı gören kişiler gördükleri itibarın karşılığını aynı ölçüde geri verirdi".
"İyi bir işin nitelikleriyle iyi bir karakterin nitelikleri artık örtüşmüyordu."
"Hiç bir şeyin üzerine yapışmasına izin vermeyeceksin."
"İnsan kendi değerini işi aracılığıyla ispatlamaya çalışıyordu."
Kesinlikle iş ile insan arasındaki ilintiyi çok güzel anlatan bir kitap.İşe atfettiğimiz anlamı , iş ile kendimizi anlamaya çalışırken okunması gerekenlerden.Bir dönemdir elimde sürüklediğim koca bir dönemime çantamda tanıklık eden bir parçamdı adeta, kitabın sıkıcılığından değil zamanımın olmayışından otobüste,minibüste okunan  bir kitap. Kitabın son kısmını dönemin bitmesiyle bitirdim.

9 Mayıs 2013 Perşembe

D&R

D&R'larda 5tlye çılgın gibi kitap satışları başlamış  geniş bir zamanda mutlaka uğramalısınız. Benim fazla zamanım yoktu ama Nihal Yeğinobalı'yı GENÇ KIZLAR romanından dolayı fazlasıyla duymuştum merak ettiğim bir yazar\çevirmen bol bol kitap alıp yaz için stok yapabilirsiniz :). Uzun süredir kitap okuyamıyorum elimdeki kitapta aylardır duruyor ama Gazel'de yaz stoklarıma eklendi.Arkasındaki fiyata aldanmayın 5tl :)

10 Nisan 2013 Çarşamba

Avrupa'ya Gel Benimle Uyuruz Köprülerde...

Günlerdir dilimde olan bir şarkı ne güzel bir şeysin sen ya.

24 Ocak 2013 Perşembe

Bir Dinozorun Anıları

"Unutmak daha doğrusu unutmuş gibi davranmak zorundayız yaşamaya devam edebilmek için."
"Belleksiz bir toplum olmamızı önlemek için herkesin anılarını yazmasını yararlı buluyorum."
"Hiçbir gencin "genç olduğum için aman ne mutluyum" dediği duyulmamıştır."
"Bedenlere hasar vermekle yetinmedi, kafalara hasar verdi."
"Fransız devlet adamı Clémenceau tangoyla ilgili:çok güzel ama neden ayakta."
"Pantolonları kadın-erkek ayrımlarını da,sınıf ayrımlarını da yadsıyan gerçek bir eşitliğin ve gerçek bir demokrasinin simgesi sayıyorum."
"Bu gülmece yeteneğinden yoksun olanlar kendilerini hafiften alaya almayanlar tam insan değildirler."
"Ancak aşk ilişkilerinin çapraşık olduğu sanılır.Oysa bütün insan ilişkileri,aile içi ilişkiler de dostluk ilişkileri de aynı derecede çapraşıktır.Dostlar,birbirlerine karşı çok özen göstermezlerse aşk gibi,dostluk da kolayca yara alır.Çünkü dostluk hiç ihmale gelmez."
"Behice boran: "herkesin aşk acıları vardır;benim dostluk acılarım oldu."
"Bir dostluğun devamı için az çok aynı çizgide fikir birliği olduğu sürece ,ayrı kentlerde ya da ayrı ülkelerde yaşamanız,yıllarca birbirinizi görmemeniz dostluğu hiç zedelemez."
"Bir insanın EQ 'su (emotional quotient) IQ'sundan çok daha fazla ilgilendirir beni."
"Sabahattin Eyüboğlu;Çeviri kadın gibidir;ya serbest ve güzel olur,ya da sadık ve çirkin."
"Başladığım kitabı,kötüde olsa bitirmek huyundan Fethi Naci'nin bir sözü sayesinde kurtuldum.^^Karpuzu kestin,Baktın ki kabak.Gene de zorla yiyecek misin o karpuzu?^^"
*****Düşünceyle uygulama arasındaki uçurum*****
Hani bazı kitaplar ve filmler vardır çok duymuşsunuzdur ve bazen okumuştum izlemiştim galiba noktasında hissederiz :) bu kitapta benim için o türlerden. Her anı insani ve içten evlatlık edinebilme\edinememe süreçleri,kadın,dostluk,yaşlılık o kadar güzel bir dille anlatılıyor ki bitmesin istiyor insan. Bir dinozorun anıları kitabı fazlasıyla içten.Kitap araştıran ,ne okusam kararsızlığı yaşayanlara ve bu kitabı okumayanlara içtenlikle tavsiye ederim.

11 Kasım 2012 Pazar

Sessiz Bir Ölüm

İç karartıcı,ancak böyle bir hayatı yaşayanın anlayabileceği hayatlardan birini anlatan kitap.                                                                                                           ÖYLE DEĞİLMİŞ İNSAN DOĞDUĞU İÇİN,YAŞAMIŞ OLDUĞU İÇİN ÖLMÜYOR, BİR ŞEYLERDEN ÖLÜYOR.


"Bu kez ,büyük acımı denet altında tutamıyordum.İçimde benden başka biri ağlıyordu" syf:35




"Ne!kadar yalnızdı ona dokunuyordum,onunla konuşuyordum ama acısına sokulabilmek olanaksızdı."syf:95

13 Ekim 2012 Cumartesi

Sırça Fanus

Sırça fanusun içinde ölü bir bebek gibi tıkanıp kalan insan için dünyanın kendisi kötü bir düştür. syf:268
" İki kişinin birbirine gitgide daha fazla kapılışını seyretmekte insanın morelini bozan bir şeyler vardı."syf:43
""Hani kent her saniye biraz daha küçülür ama insan gerçekte kendisinin küçüldükçe küçüldüğünü,yalnızlaştıkça yalnızlaştığını bütün o ışıklardan ve o çoşkudan saatte bir milyon mil hızla uzaklaştığını hissedar ya,onun gibi bir şey işte""syf:43
""Evde de karnımız doymuyor değildi ama büyükannem pişirdiği ucuz et yemeklerinin daha ilk lokmasını ağzımıza götürürken,'umarım beğenirsiniz,şunun yarım kilosuna tam kırk sent verdim' demek alışkanlığındaydı. Ben de o zaman bir pazar günü rostosu yerine madeni kuruşları yiyormuşum duygusuna kapılırdım hep.syf:52
"Hiç bir şey beklememeye karar verdim.Birinden hiçbir şey beklemeyince asla düş kırıklığına uğramaz insan. syf:86
Hastalık görmeye özellikle oğlunun hastalığını görmeye dayanamıyordu,çünkü ona göre bütün hastalıklar irade zayıflığından doğardı. syf:118
Bir gün sonra yine yıkanmak gerekeceğine göre bugün yıkanmak düpedüz budalalıktı. syf:156
(depresyonu en iyi anlatan cümle sanırım)
Depresyonu ,parasızlığı ve insanın kimi zaman gerçekten içinde bulunduğu durumları anlatan okunması gereken güzel bir roman.

16 Eylül 2012 Pazar

SİYAH SÜT

Siyah Süt'ü bir günde bitirmem benim için kitabın gayet akıcı olduğunun göstergesi Elif Şafak'ın okuduğum ikinci ve sevdiğim otobiyografik kitabı.Fuzuli'nin bacısı ve ada vapurunda geçen kısmı gayet tatlı gelen ve mutlu eden yerlerdi kitabın sonunda çok sıkıldım daha doğrusu eşiyle tanıştığı kısma kadar kitap çok tatlıydı iç sesler, insanın ağır gelen yönleri ,6 parmak kadın.Okunması gerekenlerden.

Benden anne manne olmaz......Bekle deniz sana gelsin. syf:102
Neyi ötelersen,görmezden gelip bastirirsan daha da palazlanmasını sağlarsın.  syf122
Normal olmaktan korkmamalısın! syf134
Sen istediğin kadar planladığını zannet geleceğini,o gene bildiğini okur.syf181
Mutasavvuflara göre bu koskoca dünya da bir ana rahmidir aslında.Vakti gelince bu rahmi terketmemiz lazım.syf232
İlgimi çekenler ve okumam gereken yazarlar:
Nihal Yeğinobalı: Vincent Ewing adını koyduğu sözde ABDli bir yazarın imzasıyla yazdığı ilk romanını Genç Kızlar adıyla yayımlattı. Bu kitap, çeviri bir kitap kandırmacasıyla yıllarca yeni basımlar yaptı.
Anais Nin

25 Ağustos 2012 Cumartesi

de ki işte

Metis yayınlarından oruç aruoba nın yine muhteşem bi kitabı, bayılıyorum bu tarza.Süper cümlelere sahip hayata dair.Başucu kitaplarından....

Yaşamın, tasarladıkların ile gerçekleştirebildiklerin arasında gidip gelecek: gerçekleştirebildiklerin tasarladıklarından hep eksik;
tasarladıkların gerçekleştirebildiklerinden hep fazla:-
Hep, hem eksik, hem fazla olacak yaşamın
- gerçekleri eksik, tasarıları fazla...
Hep eksiklikler yaşayacaksın - ve, hep, fazlalıklar...
Yaşamın bu olacak işte:
eksik - fazla...

15 Ağustos 2012 Çarşamba

KADININ GÖRÜNMEYEN EMEĞİ

Kadının karşılıksız emek tarihini makalelerle ele alan,feminizmle ve emek tarihiyle ilgilenenlerin mutlaka okunması gereken bir kitap.
 Aynı hizmetleri daha zengin bir erkeğe sunmaktan geçer.İşte onların emeklerinin değer taşımayışının mantıksal sonucuda zengin koca kapma yarışıdır.
İşverenin yani;kocanın
Christine Delphy:Kadınların emeğinin karşılığı asla ödenmez.
Erkekler kadınların emeğini sömürürler ve öyle olduğu içinde kadınları sınıfsal olarak ezen onlardır. syf 119
Ev içi hizmetleri ve çocukların bakımını karşılıksız sağlamak zorundadır kadın.Ancak iki işi birden yürütme özgürlüğüne sahiptir.
oiko(hane)

29 Temmuz 2012 Pazar

Masal mafya KUTLUKHAN PERKER

''Kutlukhan Perker adını Türkiye’de birisine söylediğinizde suratınıza manasızca bakan bir çift göz bulmanız olasıdır. Ancak ABD’de kalburüstü birisine bu ismi söylediğiniz vakit, o gözlerin manalı birer bakışa, hayranlık duyan bir bakışa dönüştüğü görülebilir. The New York Times, The Wall Street Journal ve The New Yorker gibi pek çok prestijli gazetede illüstrasyonları yayımlanıyor. Dünya çapında çizgi romanın en büyük ödülü olarak kabul edilen Eisner ödüllerine tarihte ilk kez bir Türk çizerin, Kutlukhan Perker’in serisi aday gösterildi.''
Kutlukhan Perkerle bugün, kitabının elime geçmesi ve bir çırpıda bitmesiyle tanışmış oldum.Okunası ve bu tarz kitap incelemelerine girilesi.
Elif Şafak'ın Şemsparesinin çizimi de Perker'e aitmiş ,algıda seçicilik mi bilmiyorum ama gerçekten her yerden çıkar oldu.

28 Temmuz 2012 Cumartesi

İçimizdeki Şeytan

İçinde şeytan dediğin o şeyin en kıymetli tarafın olmadığını nereden biliyorsun?
Sabahattin Ali'nin okumadığım en son kitabını da bitirdim.Kitaptaki bi çok sözü bu zamana kadar okadar çok yerde duymuşum ki sanki kitabı önceden okumuşum hissi uyandı.Yine mükemmel bi kitap.
''Hiçbir eğlencenin seni canlandıramayacağını sanırsın''
''Burası Avrupa değil,gerçi Avrupa'ya benzemek istiyoruz ama yavaş yavaş.''
''Bir insanı kendisi kadar, kendi düşünceleri ,dertleri,korkuları ve noksanları kadar ne meşgul edebilirdi?Halbuki bütün arkadaşlarımın gözünde sanki sihirli bir gözlük vardı ve onların kendilerini görmelerine mani oluyordu.Bu kadar ahmakça bir körlüğe başka türlü mana verilemezdi.''
''Hayatta hiçbir şey uğruna ölmek için istenmez Her şey yaşamamız için olmalıdır.Yaşamak herkesten daha iyi herkesten daha üstün yaşamak....belki de biraz ZALİM OLARAK YAŞAMAK.''
''Saatlerce konuşup hiçbir şey ifade etmemek kabiliyeti Türkçeye aitti.''
''Ruhları insana yabancılardan daha uzak olan akrabalar''
''Riyakarlık tesellide son haddini bulur.''
''Çok gülmenin arkası ağlamaktır.Her hangi memnun edici bir hadise geçer geçmez sebepsiz bir korku ve hüzün yaratıyordu.''
''Bizler,her gördüğümüz fenalığın ve rezaletin bir parçasını ruhumuzda ebediyen beraber taşımaya mahküm insanlar,ayın yanında ne kadar zavallı ve küçük şeyleriz.''
''Birbirimize rastlamadan evvelki hayatımız sahiden birbirimizi aramaktan başka bir şey değilmiş.''
''Kendisinden bir şey isteyen bir insana red cevabı vermeyi hemen hemen asla beceremeyen kimselerdendi.''

16 Ağustos 2011 Salı

eski bahçe \eski sevgi

Kitabı okumaya depresyona girer miyim hadi biraz zorlımm şeklinde başladım her sayfada ayrı bir ölüm ayrı bir ceset ayrı bir morg garip depresif deil ama ürkütücü çok sewemedim kitabı ..