Sevgilimsin, kim olduğunu düşünmeye vaktin yok, yapacak
işleri düşünmekten
Kalabalığın içinde kalabalıktan biri
Gecenin içinde bir yıldız, yitip gitmiş çocukluk gibi
Sevgilimsin, ak dişlerini öpüyorum, aralarında bir mısra gizli
Dün geceki tamamlanmamış sevişmeden
Sevgilimsin, boğuk aşkım, kanayan gençliğim
Uçuruyorum seni çocukluğuna doğru
Kanatların yorulur, ter içinde kalıyorsun
Gece yanıbaşımda bağırarak uyanıyorsun
Her sabah el sallıyorum metalle karışmana
Sevgilimsin, arasıra bir kağıt koyup erteliyoruz aşkı
Otobüslerde ve trende kaçamak yaşanan
Ve bedenlerimiz kana kana kanayamadan yan yana
Takip pıtırcıkları
1 Ağustos 2010 Pazar
30 Temmuz 2010 Cuma
hayat var
tabutta röwaşata
New york ı love you
grown ups(2010)// the fourth kind(2009)
29 Temmuz 2010 Perşembe
tehlikeli masallar
yılkı atı
elephant man
11 Temmuz 2010 Pazar
machuca
hayat bu işte........

''sayın tanrı ve insanları denemeyiniz''... Nietzsche ne güsel bir sözdür denendiğimizde sonuçlarını fazlasıyla görmemiz mümkün:) yine yolculuk yine ayrılık vakti bloguma yine ara wericem:( hayatımda her zaman şuna inanırım hiç bi zaman her şey tam olmuyor mutlaka bi parça eksik oluyor işte o parça sadece gidip geliyor tamamlanmıyor ama hiçbir zaman. hayat böle bişi sanırım.Mutlu olmak için çok uğraşıyoruz sonuç.........?telefonu renginden dolayı alan özelliklerine bakmayan bir insanım ben anlattıklarımın kopukluğu uzun süre yazmamanın doğurduğu bir sonuç....
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)