Takip pıtırcıkları

24 Ocak 2011 Pazartesi

eldiven schiller



Hangisini tercih ederdi acaba, unutulmaz bir roman kahramanı olmayı mı, yoksa korkusuzca seven ve sevilen mutlu bir aşık olmayı mı?
Siz hangisini seçerdiniz?
Hayat seçimlerle dolu ve Pascal'ın dediği gibi "her seçim bir kaybediştir," bir şeyi seçer, bir başka şeyi kaybedersiniz.
Ya da hiçbir şeyi seçemez ve her şeyi kaybedersiniz.
Bu da bir seçim... Bir şeyi seçip bir başka şeyi kaybetmek mi, hiçbir şeyi seçmeyip her şeyi kaybetmek mi?
Zırhlarımız, korkularımız, savunmalarımız, hesaplarımız bizi hep bir şeyi seçmemeye götürüyor, aklımız "öbürünü kaybetmemeliyiz" diyor... Ve en akıllı, en güç, en zırhlı, en hesaplı olduğumuz zamanda, her şeyi kaybediyoruz, en çok istediğimiz bizden en uzağa düşüyor.
Kendi seçimimizi yapamadığımız için de insanları sınayıp duruyoruz.
Eldivenlerimizi aslanların arasına atıp "Beni seviyorsan onu getir," diyoruz.
Bir eldivene bir aşk gidiyor.
Nietzsche, "Tanrıyı ve insanları denemeyin," diyor.
Schiller, eldiven şiirini yazıyor.
Peçorin, Anna Karenina'yı sevmiyor.
Anna Karenina, aşık olmayı hayatıyla ödüyor....

23 Ocak 2011 Pazar

umut




Taşınmak,sınav,yeterlilik,para bir sürü problem ve gerçekten yoğunluk,resimdekilerin hiç birini oluşturamayacağımız bir evde olsa merkezi bir yerlere taşınmak güzel umarım her şey istediğimiz gibi olur ama parasal konuların ciddi problem olduğu şu günlerdeki yoğunluktan ölmek üzereyim sanırım

22 Ocak 2011 Cumartesi

^^tolstoy^^

^^Nasıl kafa sayısı kadar düşünce varsa, kalp sayısı kadar da sevgi çeşidi vardır.^
            ^^ Her şey beklemesini bilen kişiye kendiliğinden gelir.^^
^^ İnsanlara en adil şekilde dağıtılan nimet akıldır. Çünkü kimse aklından şikayetçi değildir.^^

18 Ocak 2011 Salı

şimdi sen gidiyorsun ya..

 
şimdi sen gidiyorsun ya herkes sana benzeyecek,
her yanımdan geçenin yüzünde seni göreceğim.
 her günaydın diyen sen olacak.
her yüzüme bakanda senin sıcaklığını hissedeceğim.
 her gördüğüm resimde seni göreceğim,
 her duyduğum şarkı sanki sana yazılmış gibi gelecek bana
bakarsın belli mi olur bende sana şarkılar yazarım...
şimdi sen gidiyorsun ya
arkana bile bakmadan her arkasını dönüp yoluna devam edende seni hatırlayacağım.
sadece sen olacaksın çevremde gezen insanlar..
şimdi sen gidiyorsun ya herkes sana benzeyecek
 sen geri gelene kadar...


Yılmaz ERDOĞAN

14 Ocak 2011 Cuma

renksiz hayaller

Bazı şeylerin bukadar imkansız olmasına lanet olsun!
İşkenceyi arttıran umuda lanet olsun!Fazlasıyla olmuycak bişey olduğunu bilmek daha acı yine kanı çekilmiş insan moduna geçtim inanılmaz halde katlanılmaz bi insan oldum.

13 Ocak 2011 Perşembe

kafaları yering!

MÜKTESEBAT:Kazanım,edinilen kazanılan bilgi anlamına gelmekteymiş.AB süreçlerinde pek çok geçen söz
(avusturalyada bir şarap markası)

Ders çalışmaya bu saatte başlamak ne kadar mantıklı bilmiyorum ama fena halde tırsıyorum gelenler geldi.Bunun dışında kendime söz werdim artık her olayı kapattım beklentilerimide bazı şeyleri nasıl görmezlikten gelmişim bu kadar silkinme zamanı .
Derslerim iyi olsa hiç bişey umrumda değil sanırım bu sıkıntım ondanmış:S

12 Ocak 2011 Çarşamba

İnsanoğlu çok derin bir varlıktır.Ben tanrı olsaydım bu kadar derin yaratmazdım
DOSTOYEVSKİ

11 Ocak 2011 Salı

BLOGUMUN 1.YILI:)




1Yıl olmuş yazmaya başlayalı,  çok kısa bi zaman aslında ama neler neler geçmiş bu süreçte bu mumları üflüyorum ve blogumun doğum günününde de bi dilek tutuyorum.:) Blog yazmamı sağlayan çikoma teşekkürü bir borç bilir yine onu pek çok sewdiğimi yinelerim.Pastalardan biri onun için..:p
http://www.dailymotion.com/video/x7clvp_oya-bora-ara-beni-90-lar_music final dönemi şarkımı buldum .Sözleri biraz ezik olsada.Şarkının giriş kısmı tam orgla çalınası eğlenilesi nasıl bu şarkıyı çalabilmek istedim anlatamam!

9 Ocak 2011 Pazar

romance&cigarettes ^^(bright star)^^ bu filmi islemem gerek hakan günday okumam gerek koleksiyoncuyu bitirmem gerek..merak merak