Takip pıtırcıkları

14 Şubat 2011 Pazartesi

ah ah




yüksek bele bayılıyorum bu tarz hepsi mükemmel.

küçük sırlar

hayatta bence insan sadece magazin izlerken bişi düşünmüyo oh aç öle bak gerçekten hayattan kopmak gibi bişi canım sıkkın olduğunda yürüyüşten daha iyi geliyo.Sürekli takip ettiğim tek dizi sanırım küçük sırlar bi konu yok saçma ewet ama sewiyorum bu diziyi magazin gibi hiç bişi düşünmüosun yine pazartesi ve küçük sırlar

dinlenilesi.

http://www.youtube.com/watch?v=fQ26nqyLc0M nilüferin 2011 albümü fena değil bence dinlenilebilir.Aşk kitabı en güzeli.ÇoK farklı tarzlar olsada bu şarkıyıda çok sewiyorum.http://www.youtube.com/watch?v=EkjoCMvc-lI

blue valentine

Aşık olduğun kişi  seninle birlikte olmaya değer biri olsun.
Evlilikten bir kez daha korkmama neden olan bi film..

kaybettiğim çorabımın tekini bulmak gibi bir şey bu seninle kavuşmak!

Geri dönüyorum blogu okuyorum tarihe bakıyorum olayları hatırlıyorum ve ne hissediyomuşum diorum o yazıyı yazarken bir sonraki gün ne olucak bilmiyorum eğer güzellik ve süpriz getirecekse diğer gün hayatta sanırım en katlanılası şey bu merak bunu gidermek için gittiğimiz falcılar... ,düşünüyorum gerçekten öngörüye sahip olsak hayat daha katlanılmaz olurdu.Çok şey yazasım war.Her şey oturuyo sanırım !Hayatta kendine en büyük zararı weren insan özgüwensiz bi insan bence özgüweni tam bide bunu ukalalıktan ayırabilenn insanları sewiyorum  

sevgililer günü



Okullarda açıldı ne güzel lanet olsunki ilkokul çocuğu gibi hala okulla ilgili mewzularda karnıma deli gibi ağrı girebiliyo öğrenci bilgi sitemine girince mideme ağrı sokan bi sistem mi war acaba aynı anda?Yine çok mutsuzum 4 gündür yataktan sürüklenerek kalkıyorum resmen geçsin artık şu mutsuzluk ben kime ne yaptım ya ya da çok mu kötü biriyimde böle bi hayat yaşıyorum.Diğer bir konuya gelince günün anlam ve önemi malum aşk sewgililer günü falan ewet bu yılıda yalnız geçirmek kötü ama baktığımda her ilşkinin cılkı çıkmışken abuk sabuk olaylar dönerken nekadara hediye aldık muhabetleri gezinirken salak saçma insanların hayatlarını birleştirmesi gereksiz insanlara tahammül.. eleştiri yapılmamalı ortada aşk war yorumlarınada karşıyım herkes dengini ve haddini bilsin bence ben böyle mutluyum mutlak güwen duygusuyla olmuycaksa kimse olmasın olucaksa saygı olsun güwen olsun aradığım bu Sen nerdeydin ya bu zamana kadar diyeceğim bi insan 2012de gelsin yenilik gerek .Aslında yalnız olduğumu bilmek bazı şeylere cesaretlendiriyo beni planlarıma buda iyi bişi..

13 Şubat 2011 Pazar

2046

Şu ana kadar izlediğim en farklı filmlerden biri.Uzun süredir farklı tarz film ararken tamda doğru karar olabilecek bi film inanılmaz hoşuma gitti.En listeme girdi bile izlerken..Mükemmel bir film ya..zamanlama geçmiş gelecek hayal .

2046ya giden bütün yolcuların niyeti aynıdır kayıp hatıraları canlandırmak.
AŞK ZAMANLAMA MESELESİDİR DOĞRU İNSANLA ÇOK ERKEN YA DA  ÇOK GEÇ KARŞILAŞMAK FAYDA ETMEZ.onunla çok farklı yerde ve zamanda karşılaşsam hikayem daha farklı bitebilirdi.
İnsanlar önceden bir sırları olduklarında naparlardı biliyor musun? bir dağa tırmanıp bir ağaç bulup bir kavuk açarlardı. bütün sırlarını bu kavuğa fısıldarlardı.Sonrada çamurla kaplarlardı böylece hiç kimse o sırrı asla öğrenemezdi.----SENİN AĞACIN OLUCAM!
Bütün hatıralar gözyaşlarının izidir. ..
Yavaş yavaş kendimden şüphe etmeye başladım.Cevap vermemesinin nedeni tepkilerinin yavaşlaması değildi beni sewmiyor oluşuydu sonunda anladım bazı şeyler kontrol edilemez bana kalan tek şey pes etmekti! başka birini sewiyordu.
Aşkta yerine başkasını koyamazsın.
Genellikle tek gecelik ilişkilerdi ki hiç bir şey sonsuza dek sürmez.
Doğru insanı bulduysan niye zaman kaybedesinki başkalarıyla....
Gecikmeli  tepki veren android.
Hayır cevabını kabul etmediğin sürece her zaman bi şansın olucaktır.

12 Şubat 2011 Cumartesi

newyorkta beş minare

filmden pek bişi anlamadım ve saçma buldum desem bu kopukluk ve yapaylık nedir  ya?

the tourist


johnny depp çok tatlı bi adam bu ya bayıldımmm.ah italya ah aşık olunası aşk yaşanası...

11 Şubat 2011 Cuma


Pcmin sesinin çıkmayışı,virüs olması ve blog dahil çoğu sayfayı her aklına estikçe açması ve şarj aletimin tekrar bozulması beni delirtsede nete sonunda kawuşabildim.Ew taşıma mewzularını sonunda halledebildik saçıma yaptığım değişikliğe alışamasamda kendimden sıkılma konusundan uzaklaştım en azından hiç bir istediğim şey olmuyor erasmus notlar master sanırım belli olan şey hiç bi iş bulamayıp insanlardan sıkıldığımı anlıycam a noldu iş bulamadın mı izmire dön derken yurtdışına gider orda çocuk bakar dil yapar insanlardanda uzak kalırım en iyisi bu ama buna hazır mıyım?bu da en zor olan işte nese yine uykum geldi nete susamışım resmen çok iyi geliyo bana bu blog çok sewiyorum.

black swan

 Çok  farklı bi film gerçekten hiç sıkılmadan izlenilesi güzel bi film .Türkiyede daha vizyona girmemeside garip

AŞK TESADÜFLERİ SEVER

Olamaz mı olabilir...
Ankarada geçmesi gazi mahallesi kuğuluda geçen sahneler kesişen ankara hayatı ( ankarada en çok beğendiğim  yer olan CAFEMİZde buluşmaları) çok tatlıydı.Filmin sonunu hiç böle tahmin etmiyodum ,aşk gerçekten war ama nerde ? film müzikleri cuk diye oturmuş.Filmden çıkınca acayip mutsuz hissettim kendimi nedeni sonu değil belkide hayattaki tesadüfleri görememeM tesadüfleri birleştirememem.

aynı anda başka insanlara, seni
seviyorum demişizdir. mutlak güven duygusuyla,
başımızı başka omuzlara dayamışızdır olamaz mı?
olabilir

2 Şubat 2011 Çarşamba

yanlış

bugünlerde fazlasıyla her şeyden uzağım belki bu bi dinlenmek için avantajdır.Bencil insanlardan nefret ediyorum ben erkeklerin bencil olduğundan kesinlikle eminim ama kızlarında kıskanç we bencil olduğundan daha fazla eminim faceim msnime wirüs ulaşması we artık girerememem bunun yanında taşınma mewzularıylada internetten uzak kalmam bir yandan çok fazla yorulmam umarım her şey yoluna girer çünkü gerçekten mutsuzum hayatım ne kadar güzelde istemediğim gibi gidiyo şımarık insanlarada tahammülüm yok en ufak şeyleri sorun eden garip bazı şeyleri göze alıp gitmek istiyorum şöle 1  yıl fazlasını kaldıramamda 1yıl yurt dışına gidicem bu kesin bişi benim için her şeyden uzakkkk

30 Ocak 2011 Pazar

koleksiyoncu


Şunu belirtmem gerekir ki kitabın sonunu hiç böyle hayal etmemiştim cinayet romanına dönüştürdü olayı tam anlamıyla ne biliim farklı bi son olmalıydı ya kitabın hem erkek hem kadın bakışından aynı olayları farklı bakış açılarından ele alması çok hoştu ama!
Antikaydı ama bir koleksiyona yakışmayacak cinsten
Yürüdüğü gibi konuşuyordu
Su beden için neyse amaçta zihin için odur.
Birini tanımak insanı  ister istemez o kişiye yakınlaştırır
Sesine katlanırsın ve başka seçim şansın olmadığından konuşursun  ama önemli olan ne söylediğindir.
Yağmur rengi öldürür.
Geçmiş yok gelecek yok yoğun ve derin şimdiki zaman yalnızca.Bir şeyin yüreğine ulaşıldığında hep ve her zaman her yerde hüzün bulunacağı duygusu
sayfa201
kadın gücü...BEdensel olarak onlardan daha zayıfız ama onlardan daha kuvvetliyiz onların acımasızlıklarına dayanabiliyoruz onlar bizimkine dayanamaz.(tabiykide miranda nın sözleri)
Son günlerde paylaştığım yazılara bakıyorumda ne kadar duygusal wıcık wıcık şiirler sözler ama ben sewiyorum hayata uygulanmasa yüzeysel olsa çoğu şey daha az acı wersede bunları öğrenmek istiyorum.Son 3 aydır aklımda gezinen soru ben ne yapıcam ne işle paramı kazanıcam ve ne katabilicem bi yereki bunun karşılığında bişi alıcam çok garip geliyo bu bana kimi zaman hiç bir başarı elde edemediğimi düşünsemde (ki bunun doğruluk payınıda somut hiç bir başarının olmaması gösteriyor.) gerçekten hedeflerimi yapamadıktan sonra mutlu olamıycam bundan eminim okulum bitene kadar dili halletmek ortalamamı en azından mastera başwurabilecek dereceye getirmek kendimi fiziksel olarak saç olabilir bir değişiklik yapmak çoğu filmi bitirmek çoğu kitabı  okumak istiyorum en korktuğum şey 30 yaşına gelmiş çocuk yapmaya karar vermiş ama hedeflerini gerçekleştirememiş kendini sewmeyen bir insan olmak.Hayatın ozamanalarında da en yakın arkadaşımı istiyorum yanımda ailemi tabiykide bide işte tam burda mutlu olucam ..

sevgilerde

SEVGİLERDE

sevgileri yarınlara bıraktınız
çekingen, tutuk, saygılı
bütün yakınlarınız
sizi yanlış tanıdı
bitmeyen işler yüzünden
(Siz böyle olsun istemezdiniz)
bir bakış bile yeterken anlatmaya herşeyi
kalbinizi dolduran duygular
kalbinizde kaldı
siz geniş zamanlar umuyordunuz
çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek
yılların telaşlarda bu kadar çabuk
geçeceği aklınıza gelmezdi
gizli bahçenizde
açan çiçekler vardı
gecelerde ve yalnız
vermeye az buldunuz
yahut vakit olmadı
                       Behçet necatigil

29 Ocak 2011 Cumartesi

27 Ocak 2011 Perşembe

aklımda bulunsun


yapılması gereken okunamsı gereken okadar çok kitap var ki.Bu filmide ilk kez duydum izlemem gerk!

ola bauer,philippe djian,tolstoy okumam gerek

"...neredeyse tum umudumu yitirmistim, dunyaya karsi duydugum tiksinti ona karsi duydugum sevgiyi bastirmisti, kimi zaman tum bir gun tek sozcuk soylemeden oylece kaliyordum, bellegim artik cocuklugumla ilgili olarak cok uzaklara gitmiyorudu, en ufak bir seyle egleniyordum; olaylarin ozune gittiginiz zaman sizi saran o derin, esritici, korkunc yalnizliga daha once bir goz atmistim, fazla konusan insanlar canimi sıkıyorlardı..."eşiktekiler- philippe djian

bizim bayramı çocuklara dewredeli çok düşünür oldum

Gerçekten sıkıcı boğucu katlanılmaz dönemlerim oluyo kabul ama bi şekilde yine bununla başa çıkmaya çalışıyorum gerçekten pollyanacılığı başarabilen insanlardanım.Film izleyesim kitap okuyasım geldi en azından buna seviniyorum benim için nabız atışları başladı demektir.Sanırım bide okulun olmaması bunda çok etkili babacığımı çok özledim izmiri ewimi :(


"tıpkı ne olduğuna tam karar verilemeyen bu ara renk gibi, ara durumlar, ara duygular, belirsizlikler, bulanıklıklar yok mudur herkesin içinde, hayatında, seçimlerinde? insan kendine bile tanımını tam yapamadığı, çoğu kez istese de yapamayacağı duygular, durumlarla iç içe yaşamaz mı? her şeyin niyesini, nasılını o kadar bilerek mi yaşıyoruz sanki?"

"nedenini bilmeden ağladıklarımızın içimizden hiç gitmediğini artık biliyorum." MURATHAN MUNGAN

into the wild



bu filmi uzun süredir merak ediyodum ve filmi sürekli otostop çeken bi çocuğun macerası die tahmin ediodum.nasıl hayal ettiysem farklı bi film ama öle izlemeseydim olmazdı tarzı deildi..Kronolojik olarak kemerine olayları kazıması çok tatlıydı

Her şeyi gerçek adıyla söyle!
bazı insanların sevgiyi haketmediklerini düşünüyorum yani boş alanlara doğru sessizce yürüyorlar ve geçmişle aralarındaki uçurumu kapatıyorlar.
İnsanın hayatta güçlü olması önemli deil güçlü hissetmesi önemli..
EĞER HAYATIN MANTIK TARAFINDAN YÖNETİLDİĞİNİ DÜŞÜNÜRSEK YAŞAMA İHTİMALİNİ YOKETMİŞ OLURUZ(rafting yapıldıktan sonra sölenen cümle)
İnsanlar birbirini kaybettiğinde dahada yumuşuyor:(
Mutluluk neydi?komşuna duyduğun sevgi ,doğa ve bunlardan daha önemlisi bir eş bulmak sanırım mutlulukta ewrensel bi kawram:)
bir eş bulmak  bir erkeğin kalbi başka ne isterr?.

24 Ocak 2011 Pazartesi

eldiven schiller



Hangisini tercih ederdi acaba, unutulmaz bir roman kahramanı olmayı mı, yoksa korkusuzca seven ve sevilen mutlu bir aşık olmayı mı?
Siz hangisini seçerdiniz?
Hayat seçimlerle dolu ve Pascal'ın dediği gibi "her seçim bir kaybediştir," bir şeyi seçer, bir başka şeyi kaybedersiniz.
Ya da hiçbir şeyi seçemez ve her şeyi kaybedersiniz.
Bu da bir seçim... Bir şeyi seçip bir başka şeyi kaybetmek mi, hiçbir şeyi seçmeyip her şeyi kaybetmek mi?
Zırhlarımız, korkularımız, savunmalarımız, hesaplarımız bizi hep bir şeyi seçmemeye götürüyor, aklımız "öbürünü kaybetmemeliyiz" diyor... Ve en akıllı, en güç, en zırhlı, en hesaplı olduğumuz zamanda, her şeyi kaybediyoruz, en çok istediğimiz bizden en uzağa düşüyor.
Kendi seçimimizi yapamadığımız için de insanları sınayıp duruyoruz.
Eldivenlerimizi aslanların arasına atıp "Beni seviyorsan onu getir," diyoruz.
Bir eldivene bir aşk gidiyor.
Nietzsche, "Tanrıyı ve insanları denemeyin," diyor.
Schiller, eldiven şiirini yazıyor.
Peçorin, Anna Karenina'yı sevmiyor.
Anna Karenina, aşık olmayı hayatıyla ödüyor....

23 Ocak 2011 Pazar

umut




Taşınmak,sınav,yeterlilik,para bir sürü problem ve gerçekten yoğunluk,resimdekilerin hiç birini oluşturamayacağımız bir evde olsa merkezi bir yerlere taşınmak güzel umarım her şey istediğimiz gibi olur ama parasal konuların ciddi problem olduğu şu günlerdeki yoğunluktan ölmek üzereyim sanırım

22 Ocak 2011 Cumartesi

^^tolstoy^^

^^Nasıl kafa sayısı kadar düşünce varsa, kalp sayısı kadar da sevgi çeşidi vardır.^
            ^^ Her şey beklemesini bilen kişiye kendiliğinden gelir.^^
^^ İnsanlara en adil şekilde dağıtılan nimet akıldır. Çünkü kimse aklından şikayetçi değildir.^^

18 Ocak 2011 Salı

şimdi sen gidiyorsun ya..

 
şimdi sen gidiyorsun ya herkes sana benzeyecek,
her yanımdan geçenin yüzünde seni göreceğim.
 her günaydın diyen sen olacak.
her yüzüme bakanda senin sıcaklığını hissedeceğim.
 her gördüğüm resimde seni göreceğim,
 her duyduğum şarkı sanki sana yazılmış gibi gelecek bana
bakarsın belli mi olur bende sana şarkılar yazarım...
şimdi sen gidiyorsun ya
arkana bile bakmadan her arkasını dönüp yoluna devam edende seni hatırlayacağım.
sadece sen olacaksın çevremde gezen insanlar..
şimdi sen gidiyorsun ya herkes sana benzeyecek
 sen geri gelene kadar...


Yılmaz ERDOĞAN

14 Ocak 2011 Cuma

renksiz hayaller

Bazı şeylerin bukadar imkansız olmasına lanet olsun!
İşkenceyi arttıran umuda lanet olsun!Fazlasıyla olmuycak bişey olduğunu bilmek daha acı yine kanı çekilmiş insan moduna geçtim inanılmaz halde katlanılmaz bi insan oldum.

13 Ocak 2011 Perşembe

kafaları yering!

MÜKTESEBAT:Kazanım,edinilen kazanılan bilgi anlamına gelmekteymiş.AB süreçlerinde pek çok geçen söz
(avusturalyada bir şarap markası)

Ders çalışmaya bu saatte başlamak ne kadar mantıklı bilmiyorum ama fena halde tırsıyorum gelenler geldi.Bunun dışında kendime söz werdim artık her olayı kapattım beklentilerimide bazı şeyleri nasıl görmezlikten gelmişim bu kadar silkinme zamanı .
Derslerim iyi olsa hiç bişey umrumda değil sanırım bu sıkıntım ondanmış:S

12 Ocak 2011 Çarşamba

İnsanoğlu çok derin bir varlıktır.Ben tanrı olsaydım bu kadar derin yaratmazdım
DOSTOYEVSKİ

11 Ocak 2011 Salı

BLOGUMUN 1.YILI:)




1Yıl olmuş yazmaya başlayalı,  çok kısa bi zaman aslında ama neler neler geçmiş bu süreçte bu mumları üflüyorum ve blogumun doğum günününde de bi dilek tutuyorum.:) Blog yazmamı sağlayan çikoma teşekkürü bir borç bilir yine onu pek çok sewdiğimi yinelerim.Pastalardan biri onun için..:p
http://www.dailymotion.com/video/x7clvp_oya-bora-ara-beni-90-lar_music final dönemi şarkımı buldum .Sözleri biraz ezik olsada.Şarkının giriş kısmı tam orgla çalınası eğlenilesi nasıl bu şarkıyı çalabilmek istedim anlatamam!

9 Ocak 2011 Pazar

romance&cigarettes ^^(bright star)^^ bu filmi islemem gerek hakan günday okumam gerek koleksiyoncuyu bitirmem gerek..merak merak

8 Ocak 2011 Cumartesi

kendime yeni bir ben lazım!

İnanılmaz bir stres warki anlatamam genelde rahat bi insanım hırslıda deilim ama bu yıl gerçekten daha önemli we derslerim kalırsa birsürü sorun inanılmazz! Çok sıkıldım gerçekten ortamımdan insanlardan gecenin bu saatinde gördüğüm fotoğraflarla bazı şeylerin ciddiyetine wardım ben ne yapıyorum timing denilen şeyin kaderle aynı şey olup olmadığını sorguluyorum.Sürekli hep güzel bi şeyler olsun hayatım derslerim yoluna girsin derken şu anı mahvediyorum okul bitsin diye okadar çok istiyorumki anlatamam işte bu sırada ders çalışmayı göz ardı ediyorum sanırım.Bazen gerçekten şımarık bi insan olduğumu düşünüyorum ailem,ablam benim için ne kadar çok şey yapıyo benim yaptıklarım saçmalık kendimden hiç hoşnut deilim o kesin geç uyanmalarım umursamaz tawırlarım rahatlığım,okul hayatımın berbat olması insanlarla iletişimdeki sorunlarım, ne konuşcağımı bulamamam benim sorunum kendimle bunları çözersem ne aradığımı bulursam anca mutlu olucam yoksa sürekli saçma sapan gidicek sanırım böle....Kendimi inanılmaz yenilemek değiştirmek istiyorum mesela buna geçende insanlara slm wermekle başladım en azından tanıdığım insanları görünce kafamı çewirmenin kaplumbağa gibi kafamı kabuğuma çekmenin ne kadar ilkel bi şey olduğunu anlamam gerek derslere asılmam gerek.gerçekten fazlasıyla eksik yönüm war bunları tamamlamam gerek okunan kitap izlenen film geçen üniversite hayatının bi katkısı kendini geliştirmek biraz ağırda olsa kendini yontmaksa kendinden emin güweni tam ama aynı zamandada işte bu eksiklerimi tamamlıyarak gelişmem gerek daha çok yol katetmek gerek...(özeleştiri iidir candur)

git başımdan finaller...

aysel git başımdan
aysel git başımdan ben sana göre değilim
ölümüm birden olacak seziyorum.
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim
aysel git başımdan istemiyorum.

benim yağmurumda gezinemezsin üşürsün
dağıtır gecelerim sarışınlığını
uykularımı uyusan nasıl korkarsın,
hiçbir dakikamı yaşayamazsın.
aysel git başımdan ben sana göre değilim.
benim icin kirletme aydınlığını,
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim

islığımı denesen hemen düşürürsün,
gözlerim hızlandırır tenhalığını
yanlış şehirlere götürür trenlerim.
ya ölmek ustalığını kazanırsın,
ya korku biriktirmek yetisini.
acılarım iyice bol gelir sana,
sevincim bir türlü tutmaz sevincini.
aysel git başımdan ben sana göre değilim.
ümitsizliğimi olsun anlasana
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim.

sevindiğim anda sen üzülürsün.
sonbahar uğultusu duymamışsın ki
içinden bir gemi kalkıp gitmemiş,
uzak yalnızlık limanlarına.
aykırı bir yolcuyum dünya geniş,
büyük bir kulak çınlıyor içimdeki.
çetrefil yolculuğum kesinleşmiş.
sakın başka bir şey getirme aklına.
aysel git başımdan ben sana göre değilim,
ölümüm birden olacak seziyorum,
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim.
aysel git başımdan seni seviyorum...

5 Ocak 2011 Çarşamba

işte öle bi şey!

Okul hayatımın düzgün olması ve sağlık dışında bişi istemiyorum artık gerçekten düne göre neden berbat olduğumu anlamak zor değil aslında olayları yeni idrak edip deli cesaretinden sıyrıldıktan sonra geri kalan şeyin sadece ve sadece imkansızlık olduğunu anladım.Ders çalışcak zaman sürekli uykumun gelmesi ne kadar normall?Okulun biran önce bitmesini istiyorum.

2011


-AŞK: iki insanın bilinçlerini birleştirme çabasıdır.Boşuna bir çaba, çünkü insan kendi bilincine mahkumdur.
-Birini sevmeye  koyulmak başlı başına bir iş, bir girişimdir. Güç ister, yürek ister, körlük ister. Hatta başlangıçta öyle bir an vardır ki uçurumun üstünden sıçramak ister; düşünmeye kalkarsan aşamazsın onu.
-En büyük günah pişmanlıktır.(Jean Paul Sartre)

hayat yine garip çok zor geliyo bazı şeyler .Bu arada günün anlam ve önemine uygun Çikomun yeni yıl hediyelesine hayran kaldım uzun süredir istiyodum bunları..